Kategoriler

7 Şubat 2017 Salı

Dostoyevski - Yeraltından Notlar

Yeraltından Notlar


Yazar    : Fyodor Dostoyevski
Kitabevi: Yılmaz Kitabevi

Kitap Hakkındaki Düşüncelerim


Yazar, bir kabuklu canlının kabuğunun içine çekilip yaşadığı gibi kendi zihninde oluşturmuş olduğu “yeraltına” çekilip bireysel ve toplumsal konular hakkındaki görüşlerini, alaylarını, zıtlıklarını kaleme almış. Kalemi öylesi hırsla tutmuş ki kimi zaman kendini kendine kırıp kimi zaman da ruhunu rahatlatmak için kendisiyle olmadık biçimlerde uzlaşmış. Bir adamın kendisine yaptığı acımasızca öz eleştiriyi -kimi zaman da bireysel konularını toplumsal konulara bağlamasını- kesinlikle okumalısınız. Kesinlikle okumalısınız diyorum, çünkü bu şekilde kendi tezatları içinde boğulmuş bir kalemden çıkanları okumanızı şiddetle tavsiye ediyorum. Kim ki akıp giden vakit adlı nehirde kendi tezatları içinde boğulmamanın yollarını aramıyor; yoksa siz mi, sayın okur?

İyi okumalar dilerim. Saygılarımla,
Ayberk Öğredik



Altını Çizdiğim Satırlar

Çevrenize şöyle bir bakın: Kan gövdeyi götürüyor, hem de şampanya gibi bütün neşesiyle akıyor.

Duygularımızın türlerini çoğaltmaktan başka bir işe yaramamıştır uygarlık.

Duyguların çeşitliliği yüzünden, insanoğlu, korkarım, kan dökmede bir zevk aramaya kadar varacak. Üstelik böyle bir felaket insanlığın başına çoktan gelmiştir. Cana kıyıcılıkta en ince ustalıkları gösterenlerin uygar kimseler olduklarına hiç dikkat ettiniz mi?

Şöyle bir düşünmeye başlıyorum, elime aldığım herhangi bir ilk sebep hemen peşinden kendisinden önceki sebebi sürüklüyor ve böylece uzayıp gidiyor. Anlamanın, düşünmenin iç yüzü budur.

Kolay elde edilmiş bir mutluluk mu, yoksa insanı yücelten acı mı daha iyi? Evet, hangisi daha iyi?

Çünkü insanoğlu ahmak bir yaratıktır, hem de görülmemiş derecede…

Kendime egemen olmayacak kadar hoşlanmaya başlamıştım bu oyundan.

Her şeyi anlayan bir adam kendine nasıl saygı duyar?

Acıda hazların en tatlısı saklıdır, hele bir de insan, durumunun umarsızlığını çok iyi anlarsa!

Ne o, Liza yoksa seni sevmediğimi mi sanıyorsun? Ben her şeyi biliyorum, her şeyin farkındayım, fakat ilk adımı kendim atmak istemedim. Çünkü senin üzerinde etkim olduğunu biliyor; sevgime şükran duygularının baskısıyla karşılık vermenden, beni sevmek için kendini zorlamandan korkuyordum.

Gerçek sevginin bittiği yerde bütün utanmazlığı, hoyratlığı, sevimsizliğiyle fuhuş başlıyordu.
Sevişen karı-kocanın arasında geçenleri kimseler bilmemelidir. Aralarındaki geçimsizliği öz annelerinden bile gizlemeli, onlardan hakemlik istememelidirler. En iyi hakem gene kendileridir. Aşk kutsal bir gizdir, ailede geçenler bütün yabancı gözlerden saklanmalıdır. Bu, onun kutsallığını bir kat daha artırır, mutluluğu çoğaltır. Böylece karı-kocalar birbirlerini daha çok sayarlar, saygıysa anlaşmanın temelidir.

Kitaptaki Bilmediğim Kelimeler


Foya: Parıltısını artırmak için elmas taşlarının altlarına konan ince metal yaprak. (İt)
Hayıflanmak: Acınmak, üzülmek, yerinmek, esef etmek.
Itır: Güzel koku. (Ar)
Liyakat: Layık olma, yaraşırlık, uygunluk, değim. (Ar)
Öteberi: Türlü, önemsiz, ufak tefek şeyler.
Partal: Çok kullanılmaktan yıpranmış, eskimiş/Abartılmış söz, yalan.
Perva: Çekinme, sakınma, korku. (Far)
Şase: İçine mendil, gecelik gibi şeyleri koymaya yarayan kumaştan koruncak (Fr)
Yortu: Hristiyan bayramı (Yun)

1 yorum:

  1. Yeraltından notlar kitabı okuduktan sonra bende herhangi bir iz bırakmayan kitaplar arasında bulunuyor

    YanıtlaSil